Site rengi

Tasarım

Geniş
Kutulu
Vatandaşa Hizmet

Manisa TSO ağustos ayı meclis toplantısı yapıldı

MANİSA TİCARET VE SANAYİ ODASI’NIN (MANİSA TSO) AĞUSTOS AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI YAPILDI. MECLİS BAŞKANI ÜMİT TÜREK BAŞKANLIĞINDA SOSYAL MESAFELİ VE TEDBİRLERE RİAYET EDİLEREK GERÇEKLEŞEN TOPLANTIDA GÜNDEMDE YER ALAN MADDELER KARARA BAĞLANDI.

Manisa TSO ağustos ayı meclis toplantısı yapıldı

Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (Manisa TSO) ağustos ayı olağan meclis toplantısı yapıldı. Meclis Başkanı Ümit Türek başkanlığında sosyal mesafeli ve tedbirlere riayet edilerek gerçekleşen toplantıda gündemde yer alan maddeler karara bağlandı.

Salgında yeni bir döneme girildiği ve her geçen gün vaka sayılarının arttığının altına çizen Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Ümit Türek, “Korona virüs maalesef ki hayatımızın en önemli gerçeği oldu. Kontrollü normalleşme sürecinde yaşanan aksaklıklar vaka sayılarının yeniden artmasına sebep oldu. Bu konuda vatandaş olarak hepimizin suçu var. Muhakkak aşılarımızı olmalıyız. Alınan önlemleri uygulama noktasında yeterli özen göstermiyoruz. Unutmayalım ki bu salgın ticari ve sosyal hayatımızı negatif yönde etkileyen bir durum. Bu süreçten ancak hep birlikte hareket ederek alınan kurallara uyarak çıkabiliriz” dedi.

Başkan Türek, “Maalesef ki ağustos ayı içeresinde ülkemizde doğal afetler yaşadık. Yaşanan doğa felaketlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kederli ailelerine baş sağlığı diliyorum. Tabi ağustos ayı bizim için zaferlerin yaşandığı bir aydır. Bu güzel ülkede yaşamımızı sağlayan başta Sultan Alparslan, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum. Bu vesile ile Malazgirt Zaferimizi ve 30 Ağustos Zafer Bayramımızı canı gönülden kutluyorum” dedi.

Başkan Yılmaz: “Biz kurucu iradenin sayesinde bu koltuklarda oturuyoruz”

Toplantıda söz alan ve ağustos ayının, çok büyük zaferler kazanılan ve tarihin altın sayfalarının yazıldığı bir ay olduğunu ifade eden Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz, “Öncelikli olarak bu vatanı bize armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükran ile anıyor, zafer bayramımızı bir kez daha kutluyorum. Odamızın 30 Ağustos Zafer Bayramı münasebetiyle 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda gerçekleştirdiği resim sergisine katılımları ile bizi onurlandıran misafirlerimize ve sergide emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 30 Ağustos; ulusumuzu esir etmek isteyen emperyalist güçlere karşı, toplumun tüm kesimlerinin dil, din, ırk, mezhep ve inanç farkı gözetmeksizin bir araya geldiği, yan yana, omuz omuza mücadele vererek zafer destanının yazıldığı gündür. Türk milletini güçlü kılan, işte bu yurt sevgisi, birlik ve beraberliğidir. Bizim şu an bu koltuklarda oturmamızı sağlayan 30 Ağustos Ağustos’ta ortaya koyulan iradedir. Biz kurucu iradenin sayesinde bu koltuklarda oturuyoruz. Unutmayalım ki tarihlerimiz zaferlerle doludur. Ağustos ayı da çok büyük zaferler kazandığımız ve tarihimizin altın sayfalarının yazıldığı bir aydır. Sultan Alparslan’da bizim, Fatih’te bizim, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’te bizimdir. Hepsi bizi temsil eder ve bugün bu topraklarda yaşamımızı sağlayan liderlerdir.” dedi.

“Yanan sadece ağaçlar olmadı”

Ağustos ayındaki doğal afetlere de değinen Başkan Yılmaz; “Ağustos ayı orman yangınlarının yoğun bir şekilde yaşandığı bir ay oldu. Konu ile ilgili kaynaklara bakıldığında Türkiye’de 2008 ila 2020’de her yıl ortalama 20 bin 760 hektarlık alan yanarken, bu miktar son 8 ayda yüzde 755 artmış durumdadır. Bu yılın ocak ayından ağustos ayına kadar geçen sürede ise kül olan ormanlar 177 bin hektarı aşmış durumdadır. Son yaşanan yangınlarda ise 60 bin hektardan fazla orman alanı yandığı belirtilmekte. Yanan sadece ağaçlar olmadı. Burayı yurt edinen tüm canlılar yok oldu. Ekonomik olarak 1 milyar dolarlık zarardan bahsediliyor. Ancak şunu biliyoruz ki kaybettiğimiz insanlarımızı, ormanda yaşayan canlıları, kül olan ağaçları, böcekleri, kuşları geri getirmek parayla mümkün olmuyor. Yangını söndürmek için günlerce çalışan insanlara teşekkürü borç biliyoruz. İtfaiye görevlilerimiz, sivil toplum örgütleri, kadın, erkek tüm halkımız söndürmek için cansiperane mücadele etti. Maalesef birçok kaybımız oldu. İnşallah bir daha tekrarlanmaz. Bu vesileyle burada görev alıp hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet diliyorum. Evini, barkını kaybeden, bu yangınlarda maddi olarak zor duruma düşen vatandaşlarımıza da bir kez daha geçmiş olsun diyorum. Bu afetler vesilesiyle çok hızlı harekete geçerek, yardım kampanyası başlatan başta TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na, destek olan oda ve borsalarımıza çok teşekkür ediyorum. Manisa Ticaret ve Sanayi Odası olarak bu kampanyaya destek olduğumuz için de ayrıca mutluyum. Hepimiz camiamızla bir kez daha gurur duyduk. Ülkemiz orman yangınlarının yaralarını sarmaya çalışırken, bir başka afet, sel felaketi oldu. Sel, başta Kastamonu Bozkurt olmak üzere 78 insanımızın hayatına mal oldu. Yine hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyoruz. En büyük temennimiz böyle büyük felaketlerin bir daha yaşanmaması. Afetle mücadele için gerekli araç ve gereçlerin eksiksiz tedarik edilmesi, gerekli önlemlerin alınması gerekir” diye konuştu.

“Çevre dostu üretim kaçınılmaz bir seçenek”

Doğaya barışık olarak üretime devam etmenin öneminin altını çizen Başkan Yılmaz, “Doğaya zarar vermeden, çevre dostu üretim kaçınılmaz bir seçenek artık. Devreye girecek olan Avrupa Birliği (AB) yeşil mutabakatı bunu zorunlu kılacak. O halde AB yeşil mutabakatı nedir? Neyi hedeflemekte? işletmeler olarak bize düşen görevler ve yükümlülükler nelerdir? AB Yeşil mutabakatı doğal dengeyi koruyarak üretimi hedefleyen bir programdır. Bir ekonomik büyüme modelidir. Bu modelde çevre, doğa, sağlıklı gıda, yenilenebilir enerji kaynakları, sıfır karbon salınımı, biyolojik türler, akarsular, göller, denizler merkeze alınarak ekonomik büyüme hedeflenmektedir. Ekonomik büyümeyi, çevreyi kirletmeden, doğal dengeleri ve eko sistemi bozmadan gerçekleştirmek esas amaç. Geniş bir açıdan bakıldığında, AB yeşil mutabakatı sadece AB ülkelerini ilgilendiren bir konu değil. Bütün herkesi ilgilendirmekte. Temiz bir dünya hepimizin özlemi. Kaldı ki AB yeşil mutabakatı çerçevesinde belirlenen standartlara uygun mal ve hizmet sunumu yapamayan ülkelerin, ab ile olan ticareti olumsuz etkilenecek. Yeşil mutabakat standartlarına göre mal ve hizmetleri üretemeyen ülkeler AB’ye satış yapamayacak. Gümrüklerde aşı kartı gibi ‘ürünlerin yeşil pasaportu’ zorunlu olacak. Bize soracaklar: bu ürünü üretirken ne kadar karbon salınımı yaptın? Ne kadar çevreyi kirlettin? Sınırları aşarsak gümrükten giriş yapamayacağız. İhracatımızın yüzde 40’nı AB ülkelerine yapıyoruz. Yaklaşık 70 milyar dolar. Biz bu standartlara uymuyoruz deme şansımız olmayacak. Bu anlamda AB yeşil mutabakatını işletmelerimiz acil olarak yakından takip etmeli, ona göre üretim biçimlerini gözden geçirmelidir” dedi.

“İşsizlik ve enflasyon oranı ekonomimizi olumsuz etkilemekte”

İşsizlik ve enflasyon rakamlarına da değinen Başkan Yılmaz, “Ülkemiz ekonomik verilerine baktığımızda, temmuz ayı itibariyle veriler şu şekildedir. Amerikan Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankasının faiz kararlarına benzer olarak, Merkez Bankamız politika faizini yüzde 19 seviyesinde tutma kararı almıştı. Hep belirttiğimiz gibi faiz seviyesinin düşmesi çok önemli. Yatırımın canlandırılması için daha düşük seviyelere inmesini temenni ediyoruz. 2021 yılı ilk 6 ay için yüksek işsizlik ve enflasyon oranı ekonomimiz için olumsuz seyretmekte. 2021 yılı ikinci çeyreğinde işsizlik oranı yüzde 12,4 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu oran mayıs ayında yüzde 13,2, Nisan’da yüzde 13,9 idi. Enflasyon ise 2021 yılı temmuz ayında yüzde 18,95 düzeyinde gerçekleşti. Bütün bu veriler ekonomimiz için ne getirecek? Bu anlamda uluslararası kuruluşlar tarafından yapılan bazı değerlendirmeler bulunmaktadır. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu FİTCH, notumuzu ‘BB-‘, kredi notu görünümünü ‘durağan’ olarak teyit etti. Ülkemiz için beklenen büyüme oranını da yüzde 6,3’ten yüzde 7,9’a revize etti. Nitekim ekonomimizin birinci çeyrekte yüzde 7 civarında büyüdüğünü görüyoruz. Bu olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmelidir. FİTCH enflasyonun ise nispeten kontrol altına alınacağını tahmin etmekte. Sıkı finansal koşulların iç talebi baskılaması sebebiyle yılsonunda enflasyonun yüzde 16,9’a gerileyeceğini tahmin etmekte. Bu durumda büyüme ile birlikte enflasyonun stabil olacağı tahmin edilmekte. Bu tahminlerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini zaman gösterecek” dedi.

“Manisa’mız ihracat rakamlarında 8. sırada yer alıyor”

Manisa’da yaşanan ekonomik verileri ile devam eden Başkan Yılmaz açıklamalarını şöyle tamamladı: “Değerli meclis üyelerimiz, ilimiz ile ilgili birkaç veriyi de sizinle paylaşarak sözlerimi bitirmek isterim. Haziran ayı ithalatımızın artış hızı mayıs ayına göre biraz azalmıştır. İthalatımız yüzde 63 artarak 156 milyon 371 bin dolardan, 254 milyon 163 bin dolara yükselmiştir. İhracatımız 2021 yılı temmuz ayında, yaklaşık 350 milyon dolara yükselmiştir. Bu tutarlarla Manisa ülkemizde sekizinci sıradadır. Bu başarıya imza atan tüm firmalarımızı candan kutluyoruz. İlimiz açısından dış ticaret verilerini incelediğimizde, ihracat ile ilgili bazı analizler yapılabiliriz. 2017-2020 yılları arasında ortalama ihracatımız 4,2 milyar dolar olmuş. Son 7 ayda yaşanan ortalama artış hızı ise yüzde 50 olmakta. Bu durumda 4,2 milyar dolarlık ihracatımız yüzde 50 artarsa 6 milyar dolar seviyesine ulaşacak gibi. Tahminimiz ve temennimiz bu. Bu başarıya imza atacak tüm firmalarımızı şimdiden canı gönülden kutluyoruz.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ